52
bir daha öpseydim diye bir de onun üzülüyor, ağlıyorum. Ne yapabilirdim
ki seni öyle gülümserken görünce? Bir faniye „ölüm“ bu kadar mı yakışır,
bir şehide gülmek o kadar mı yakışırdı? Bir bayrağa al kanlar bu kadar mı
yakışırdı? Bir şehidin göğsüne cennette nişanım diye göstereceği madalya-
lar bu kadar mı yakışırdı? Sanki yukardan aşağıya özenle dizilmiş gibi...
Özledikçe, kanlarınızla can kattığınız al bayrağımıza sarılıyorum, sarıldıkça
daha da fazla özlüyorum seni, öpmeye, koklamaya doyamıyorum. Bizim
için de dua edin de, vuslata ereceğimiz gün bizim de kaderimizi aynı eylesin
cömertlerin en cömerti Allah‘ım. Sessiz çığlıklarım kulakları sağır ettiği
gün anlayacaksın vuslata ermemin hasretini sen de. Vermeyi istemeseydi,
istemeyi vermezdi. Hepimiz de istedik, ama şimdiye kadar tek sana nasip
oldu ki ne mutlu sana, ne onur ve gurur verici bizlere. Gönül vuslata eren
yolda şehadet istiyor, yeter ki vade dolsun. O gün ölümü de öldüren Rabb‘e
secdeler olsun.
Şehit çiçeğim açtı acı bir Temmuz gecesi. Cansız bedeninden ve toprağın-
dan gül kokuları gelmekteydi. Yüzümüz bazen gülse de inan içim artık gül-
müyor. Çayıma artık şeker yerine keder atıp yudumluyorum... Gene seni
özlemekten ve hüzünlenmekten işte tamda şurada, boğazımda yumruk
kadar birşey düğümlenmezse. Olsun diyorum, olsun. Hepsi birer imtihan.
Sizler imtihanınızı başarıyla geçtiniz.
Ne olur, merhamet ve sabır merhemini sür yaralarımıza Allah‘ım.
Şehidim, sizlere ne kadar teşekkür etsek azdır. Zira sizler bize herhangi bir
toprak parçası değil, vatan bıraktınız vatan! Hani vatan deyince ağzından
bir tane daha vatan çıkardı ya, işte ondan. Bizlere emanet ya da miras kalan
değil, gelecek nesillere borçlu olduğumuz vatanı istiladan korudunuz. Fi-
ravunlardan korudunuz. Zalimlerden korudunuz. Bizler sizlerden razıyız,
Allah da razı olsun.
Rabbim gözünüzü kırpmadan uğruna canlarınızı hiçe saydığınız bu vatanı-
mızı ezansız, Kur‘an‘sız, bayraksız, selâsız, şehitsiz, kahramansız bırakmasın.
Ümmete sabır ve en yakın zamanda zaferler ihsan eylesin. Zalimin zul-
münden kurtarsın.
Satırlarıma son verirken hürmet eder, ellerinden, gülümseyen yüzünden
ve ayaklarından öperim şehidim...
- Garındaşın Gökhan -
kimseyi özlememişim...“