mahya | eylül 2016 | sayı 85 | özel - page 6

5
Sevgili okurlar,
kusuruma bakmazsanız dergimizin büyük bir
olasılıkla bu son sayısında sizlerin huzurlarını-
za, evlerinize, gönüllerinize, güzel yüreklerini-
ze özel bir sayıyla misafir olmak istiyoruz.
Hepinizin malumu 15 Temmuz gecesi sadece
bir darbe girişimi ile değil, adeta bir istila te-
şebbüsü ile karşı karşıyaydık. Her platformda
PKK‘lı teröristlerle nasıl mücadele ettiysek,
IŞİD‘li teröristlerle nasıl mücadele ettiysek,
tıpkı öyle bu hepimizce malum, lakin Batı‘ca
meçhul olan FETÖ‘lü teröristlerle de mücade-
le etmek boynumuzun borcuydu.
Dergiye bu sefer arkadaşlarım, kardeşlerim
beni konu olarak uygun görmüşler. Beni bilen
bilir, zerre kadar şahsımı ön plana koymayı
sevmem ve istemem, ama ne yaptıysam kar-
deşlerimi kararlarından vazgeçiremedim. Hal
böyleyken banada sizlerle bu şekilde vedalaş-
mak düşüyor. Gönül isterdi ki büyüklerimin
ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperek,
birbirimize sarılarak helalleşelim. Lakin kade-
rimiz böyle yazılmış, bize de gülümseyerek
itaat etmek yakışırdı. Hakkım varsa şayet, ben-
den yana helal olsun. Sizler de helal edin olur
mu? Kardeşlerim söylemişlerdi, bir kez daha
hatırlatmakta fayda görüyorum: şayet dünya
hayatında borçlu olduğum kimseler varsa,
lütfen onlara bildirin. Bize ve size yakışanı da
inanın budur.
Bu dünya ne kadar yalansa, ölüm de o kadar
ansızın ve gerçek sevgili dostlar.
Bu dünyaya gelmeme vesile olan, ayaklarının
altına paspas olmak istediğim anamı ve baba-
mı, canımdan kanımdan parça olan bacımı ve
kardeşlerimi, hele ki evlendiğimde imanımın
yarısını koruyan, dünya ahiret eşimi ve bana
dünyada cenneti yaşatan yavrularım Hilal
Elif‘imi ve Aytuğ Nureddin‘imi çok sevdim.
Ama onlar kadar sevdiğim, gözümü kırpma-
dan uğruna seve seve canımı vereceğim biri
daha vardı: VATANIM. Zira o bize sadece atala-
rımızdan kalan miras değil, gelecek nesillere
borçlu olduğumuz bir unsurdur. Uğruna ölün-
meliydi ki, bu toprakların adı 1071´den beri
olduğu gibi bundan sonra da vatan olarak
anılmalıydı.
Biz, kendileri içerde olup, dışardan beslenen
bu düşmanlarla uğraşırken, elde ettikleri ba-
şarısızlığa Batı´nın nasıl da üzüntü ve kederle
yaklaştığına şahitlik ettik. Onlar adına üzüldük,
ama şaşırmadık. Şimdilerde yaptıkları açıkla-
malarla da anca kendilerini kandırabilirler bel-
ki, ama bizleri asla! Son zamanlarda arttırdık-
ları Türkiye düşmanlığını gözlerinizin önüne
bir getirin. Heryerde„diktatör, tiran, despot“
vs. yakıştırmalarla T.C. Cumhurbaşkanımız Sa-
yın Recep Tayyip Erdoğan´ın itibarını en çirkin
şekilde zedelemeye çalışıyorlar. Hedefleri
ise, şayet darbe girişimi başarılı olsaydı, „zaten
diktatördü, Türkiye´nin ondan kurtulduğu iyi
oldu“ yaklaşımıyla başa getirecekleri kuklala-
rıyla (tıpkı Mısır örneğinde gördüğümüz gibi)
„iyi işbirliği“ içerisinde bu cennet vatanımızı
mahya
editörden
Şehit Serhat ÖNDER
/ Genel YayınYönetmeni
SON BAŞLIK
1,2,3,4,5 7,8,9,10,11,12,13,14,15,16,...120
Powered by FlippingBook